Top Menu

18 Mayıs 2024 Cumartesi 

Resimli  Site içi  Google 

ANA SAYFA
''Atatürk'' e Bağlılık Ülkeye Bağlılıkmıdır?
 
eyupo
 
 
 
 
 
 
11 Kasım 2010
Değerli arkadaşlar,
Ulu Önder ATATÜRK, AB ve ABD emperyalizmine karşı verdiği uzun mücadele sonucu sınırları kanla çizimiş ve tam bağımsız, laik CUMHURİYETİ bırakark 10 Kasım 1938 de aramızdan ayrıldı.
Onu anarken, yıkılmış, yok olmuş bir bir imparatorluğun, Osmanlının küllerinden var ettiği Türkiye Cumhuriyet'ini inşaa ederken çektiği sıkıntıları iyi anlamak çok önemlidir.
Turgut Özakmam kitabında "Avrupada ülkesini savaşta zafere kavuşturan birçok komutan vardır. Milletini daha ileri bir toplum yapmak için çalışmış birçok önder vardır. Ama yokluk, yoksulluk içinde ikisini birden başarmış bir kişi vardırki, o da ''ATATÜRK'' der. Kitabın başka bir bölümünde ise, sıfır imkanla işgal edilen vatanını kurtarmış, mperyalizmi yenmiş, ülkesini tam bağımsız yapmış, bununla kalmamış milletini çağdaşlaştırmak, kadın-erkek eşitliğini sağlamak, halkını uyandırmak, kalkındırmak için devrimler gerçekleştirmiş ve bağımsızlığın kapısını açmış, tek lider Atatürk der.

Değerli arkadaşlar,
Dar bir virajdan geçiyoruz.
Alt tarafı uçurum.
Hani bir TV. de yarışma proğramı vardı,
Ne derdi?
Dönüşü olmayan yola girelimmi?
İşte, aynen öyle.
Evet dostlar birileri bizlere sormadı. Fakat biz dönüşü olmayan yola gaflet ve delalet uykusundan uyanamadan girdik bile....
1960 yılından bu güne sıklıkla vuku bulan Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bağımsızlığına kasdeden iç ve dış düşmanların ihaneti ülkemizi bu ateş çemberinin içinde
bırakmıştır.
Bu günlerde kurtulus Savasi yillarinda oldugu kadar zordur.
Çünkü, Sevr ruhu taşıyan sömürgeci Emperyalist devletler Kurtuluş savaşında kaybettiklerini bu gün içten içe yıkma ve geri alma arzusu içindedirler.
Kurtuluş Savaşı Yıllarında olduğu gibi,
Yine topyekün geldiler...
Fakat bu sefer tankla topla tufekle değil,
Para ve sermaye ile,
1970-1980 yılları arasında sağ sol çatışması ve 1984 den bu güne de terör ile,
Yüce Allah' ın ismini kullanan din tacirlerinin yalanları ile,..
Tarikat ve cemaatlerin din kisvesi altindaki doymak bilmez hırslari ile,
Yaşar Nuri nin kitabında da yazdığı gibi Allah İle aldatmakla,
Ülkesine karsi en ufak bir sorumluluk hissetmeyen fakat kimliğinde türk yazan bazı aydın geçinen zavallı yazarların çirkin kalemi ile,
Okul servisine, ailelerin oturdugu lojmanlara bomba atanlarin ihaneti ile,
Meclis Çatısı altında ayrı bir devlet kurma gayreti ve gafleti içinde olan vatan hainleri ile,
OYUNU İRADESİNİ BİR PAKET MAKARNAYA, BİR ÇUVAL KÖMÜRE KURBAN EDEN BENİM SEÇMEN VATANDAŞIMIN ZAVALLILIĞI İLE.
Ne yapılıyoruz???
Evet dostlar,
İmtihan ediliyoruz.

Değerli arkadaşlar,
Ataturk milli mücadele yıllarında ve kurduğu Cumhuriyet' i inşa süresince cok sey istemedi ....
Ne istedi?
Emperyalizmden ve sömürgeden uzak tam bağımsız olarak emanet ettiği CUmhuriyet' e sahip çıkılmasını istedi..
Sahip çıkabildikmi?
Hayır....
Biz Atatürk' le ve milyonlarca şehidimizle helalleşmeyi gercekten hak ettik mi ?
Ne dersiniz ?

Değerli arkadaşlar,
Bazılarımız yine felaket tellallığı yapıyorsun diyecektir,
Desinler...
Bu gün geçmiş unutulumuşcasına AB ye girme hevesi içinde olan siyasiler bilerek bu ülkenin yine, yeniden AB. ve ABD sömürgesi olmasına sessiz kalmaktadırlar.
Yüce önderimiz ATATÜRK'ün ilke ve devrimleri, AB ve ABD tarafından en büyük engel olarak görülmektedir. AB Emperlazminin temsilcileri birçok kez yaptıkları
konuşmalarda ve resmi açıklamalarda KEMALİZM ilkelerini, AB'ye üye olmamız için en büyük engel olarak tanımlanmışdır.
Avrupa Parlamentosu'nun bir vekil,
'Devlet dairelerinden Atatürk'ün resimlerinin kaldırılması zamanı geldi. Türkiye bunu yapmalıdır.'
Dedi.
AB Komisyonu raporunda, Türkiye'de ifade özgürlüğünü kısıtlayan yasal düzenlemelerin kaldırılması istendi. Bu ifade özgürlüğünün içinde Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Atatürk'e hakaret edenlere ve aşağılayanlara cezai yaptırım uygulanması, ifade özgürlüğünün önündeki en büyük engellerden biridir. Eğer Türkiye gerçek bir demokrasi olmak istiyorsa, Atatürk'e ve hatırasına alenen hakaret edenlerin hapis cezasına çarptırılmaları ve benzeri "ifade özgürlüğü" olmalıymış ve İnsan haklarına aykırı imiş...

Bu elim ve vahim durum karşısında bizi bizim adımıza yönetenler sesszi kalma gafletinde bulunmadılarmı?
Bulundular.
Ülkemizde ise, ABD ve AB emperyalizmi hizmetkarlarından bazıları, yandaş TV. programlarında kemalizm gericiliktir diyebilme gafletinde bulunmuşlardır.

Değerli arkadaşlar,
Bizler kula kul olmak yerine, bağımsız ve ulusal değerlere ÖLÜMÜNE bağlı, özgür vatandaş olma bilinci içinde yaşayacak ve Atatürk sevgsini sonsuza dek yaşatacağız.
Hiç Kuşkunuz Olmasın....!!!!

Saygı ve sevgilerimle

((Not:okuduğum iki yazıdan etkilenerek hazırladım))



Facebook'ta Paylaş


    Gönderen : eyupo        Tarih : 11 Kasım 2010        Hit : 8172

Yorum Eklemek İçin Üye Olun / Giriş Yapın


Yorum Yazmak İçin Üye Seviyeniz Yetersiz

Lütfen

Üye Girişi Yapınız   Veya  Üye Olunuz

 

Anasayfa  İletişim